Akşam Grubu

Şimdi sizlere sadece bir müzik grubundan bahsetmeyeceğim. Bir müzik grubu olmasının daha ötesinde algıları yıkan, ön yargılara başkaldırmış, muhtemelen çoğu olumsuz eleştiriye rağmen kimseyi dinlememiş ve birbirinden özel, güçlü kadınların olduğu bir grup. İşte onlar Akşam Grubu…

İlk gördüğümde beni çok etkilemiş, içimden onlara yalnızca ‘bravo’ demek gelmişti. Yalnızca kadınların dinleyebildiği, yalnızca kadınların sahnede olduğu bir grup Akşam Grubu. Bir erkek olarak müziklerini, seslerini, neler çalıp, neler söylediklerini elbette tam detayıyla bilmiyorum. Bu sır onları daha da eşsiz kılıyor bana göre. Benim kendimce araştırmalarıma göre repertuvarları çok geniş. Operadan, rock’a, klasik müzikten, rap’e kadar birçok farklı müzik türüyle ilgileniyorlar. Sosyal medya ağı olan Instagram da (aksamgrubu) hesabında paylaştıkları prova çalışmaları esnasında çaldıkları parçalardan her yönden etkili bir ekip oldukları aşikar.

Akşam Grubu’nun kurucuları Zeynep Betül Akyıldız, Sümeyra Öztürk ve Nida Bulut. Grubun çoğunluğu ise tesettürlü müzisyenlerden oluşuyor, ama onlar ‘her kadına, her müzik severe hitap ettiklerini’ söylüyorlar. Zeynep hanım bir söyleşisinde “Biz ayrıştırıcı değil, birleştiriciyiz, kadınları da güçlendiren bir yönümüz var” diyor. Grubun kurulma aşamasını anlatırken “Eski zamanda hanımlar eşlerini işe gönderir, kadınlar ise bir evde veya bir yerde toplaşıp gün yaparlardı. Fakat bir fark olarak kısırımız, böreğimiz değil gitarla, baterimiz var.” diyerek kurdukları hayalin ne derece güzel olduğunu eşsiz bir şekilde tarif ediyorlar. Her kesimden, her düşünceden kadının bir arada olduğu, yalnızca ortak noktalarının bir şarkıya aynı anda el çırpıp, aynı anda eşlik etmelerini kendilerine bir motto edinmişler.

Yalnızca müzik yapmakla, konser yapmakla kalmayıp. Kendilerine bir şekilde ulaşan, takip eden dinleyicileriyle, gönül verenleriyle buluşup küçükten büyüğe birçok kadınla muhabbet ederek onların hayallerine ortak oluyor, destek olmaktan geri kalmıyorlar. Yalnızca konser vermenin yeterli olmayıp, işin aslında insana dokunmanın daha önemli olduğu ve bunu da müzikle yaparak kadınlara ulaşmanın, onları dinlemenin daha önem taşıdığı izlenimi kesinlikle fark ediliyor.

Onlar hakkında çok  fazla bir şey diyemeyeceğim. Anlatabileceklerim bu kadar. Dediğim gibi onların sırları kesinlikle çok özel bir hal katıyor Akşam Grubu’na. Onların bu güzel oluşumu, her kadına hitap ediyor olmaları bana Nazım Hikmet’in ‘Kerem Gibi’ şiirindeki şu mısraları hatırlattı:

“Ben yanmasam

Sen yanmasan

Biz yanmasak

Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa”